Köy Enstitülerine dair / Sebahat Mayda Yavuz
Kaynak: "KÖY ENSTİTÜLERİ - HALKEVLERİ- II” Facebook Grubu
'En çok da çocukları vurur derler. Hele köy yerinde yoksulluk öyle bir haldir ki çeken bilir, çekemeyene davul sesidir, uzaktan gelir.
1940’larda
bu yoksulluk evi barkı, köyü şehri, tüm ülkeyi sarar. Böyle
bir çağda biri kapıyı çalar: “Çocuğunu okutalım, ona iş
öğretelim, eli ekmek tutsun, köyünü gönendirsin!” der. Köylü
kabul edince köy enstitüleri hayat bulur, çocukların eli ekmek
tutar. Varı yoğu olmayanın eli ayağı, kolu kanadı olur köy
enstitüleri. Çocuklar ki hepsi yoksul, hepsi tutsakken çaresizliğe
enstitülerin ışığına sarılır. Eğitim seferberliğinin ilk
emekçileridir onlar.
Bu enstitülerin “yüksek” sıfatına
erişeni, Hasanoğlan Köy Enstitüsünün ilk harcı da bir temmuz
günü karılır. Hasanoğlan, yazının yüzüdür. Kurak ve
sıcaktır. Öğrenciler, bilmez yorulmak nedir, vururlar kazmayı
susuzluktan kuruyan toprağın tam kalbine. Ona can verirler
elleriyle.
1941 yılında bir ışık yükselir başkentin doğusundan, Hasan Dağı’nın eteğindeki o köyden. Hala ayaktadır o çocukların minik elleriyle diktikleri binalar ve ağaçlar...''
* * * * * * * * * * * *
* * * * * * * * * * * *
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder