28 Mart 2024 Perşembe

Pamukpınar Köy Enstitüsü: Bozkırda Bir Eğitim Pınarı (1941-1954) / Sercan Unsal


Pamukpınar Köy Enstitüsü: Bozkırda Bir Eğitim Pınarı (1941-1954) / Sercan Unsal


Sevgili DOSTLAR; Karaözülü Sevgili Vedat Tatar'ın, "Bozkırda Bir Eğitim Pınarı PAMUKPINAR KÖY ENSTİTÜSÜ (1941-1954) I-II" çalışmamla ilgili yaptığı değerlendirme ve tespitlerini bilgilerinize sunuyorum.

Sevgili Vedat Kardeşimin ülkemizde en çok köy enstitülü mezun öğretmen veren Karaözü'den çıkan öğretmenlerden çalışmamda yer verdiklerimle ilgili istatistiki bilgilere de yer vermesi anlamlı olmuştur.

Sevgili Vedat Tatar'ın kalemine ve desteğine teşekkürlerimle... esen kalın...

* * * * * * * * * *
KARAÖZÜ ŞAHRUHLULAR - 
Vedat Tatar

 BOZKIRDA BİR EĞİTİM PINARI PAMUKPINAR KÖY ENSTİTÜSÜ 1941-1954

Köy Enstitülerinden 1398 kız,15943 erkek olmak üzere toplam 17341 mezun vermiştir. Köy Sağlık mezunu sayısı ise, 1599 dur. Köy eğitmen kurslarından da 29 kız, 8646 erkek olmak üzere 8675 eğitmen mezun olmuştur.

İKİ CİLTTE İSİMLERİ GEÇEN KARAÖZÜLÜLER

Süleyman ÖZERDEM :17-150-167-181-229-232-234-235-253,305,307,345,360,362,395,398,399,444,477,487

24 Yararlanılan-kaynak gösterilen Karaözülüler

76 Pamukpınar’da okuyan Karaözülü öğrenciler ve Yılmaz öğretmenin anıları

KADİM SERİNÖZÜ: 92-170-171-235-243-256,307,323,329,350,463,477,483

GEMEREKLİ DEĞİRMEN USTASI ALİ: 116-117

ŞİŞKO CEMAL 94/ CEVDET ARGÜDER: 130-168-270,307,344,413,414,415,478 / ARİF ARSLAN: 140-181-182,295,296,306,307,308,477 / HÜSEYİN AVNİ TATAR: 142-170-284,302,307,308,477,486 /

SAYFA: 167 KARAÖZÜLÜ ÖLEN ÖĞRENCİLER: FATMA UĞUR-KERİM KELEK-ALİ KIZI DÖNDÜ KELEK-HASAN OĞLU BEKİR DOĞANAY. 306,307 / KERİM KELEK: 181/AZMİ EMİROĞLU (ÖZDEMİR): 183-303,397,398,463,477/HÜSEYİN YILMAZ:194-482/HÜSEYİN KELEŞ:194/TEMAM TAŞTAN ÖZERDEMKIZILÇULLU:232-236-307,329,354,466,478

233:

KARAÖZÜ’DEN GELEN KIZ ÖĞRENCİLER

KAMER (TATAR) KOÇ Kızılçullu: 236,307,466,477

MURTAZA AVCI: 250-258,397/HASAN ALİ DOĞANAY: 288,477/SÜLEYMAN ÇOBAN: 307,308,477/AHMET ÖZERDEM: 307,308/AYŞE ÖZERDEM:308/İHSAN ÖZERDEM:308/Dr. Celal EMİROĞLU: 397/Ali DİNÇAL : 400/Fevzi ÇOBAN:460,477/Şevket TAŞTAN:460,477/Mustafa DOĞANAY:461/A.Rıza KOÇ: 462,477/Bekir KAYA:462

Yusuf KARAHAN:462/Halil GÖKTÜRK:463,477/Ziya TATAR:463/Tevfik GÜNEŞ:463/Hüseyin TAŞTAN:477

Ali DOĞANAY:463,477/Turan ARSLAN: 464,478

Kemal OĞUZHANOĞLU:478/Osman SEVEN:477/Mehmet KILIÇ:477/Mustafa Kamil DOĞANAY:477

Mustafa ÖZDEMİR:477/İsmail AĞCA SAĞLIK KOLU (HASANOĞLAN):477/Bekir KAYA:477/Hulusi DALAK:477

İbrahim SEVEN;477/İsmail BAĞCI;477/İbrahim KARAHAN Sağlık kolu Hasanoğlan:477/Ali GENÇ Sağlık kolu Hasanoğlan:477/Seyfettin ÇAKICI Sağlık Kolu Hasanoğlan:477/Mehmet ÖZTÜRK PAZARÖREN:478

Emin ÖZTÜRK pazarören:478/Necati YÜCEL PAZARÖREN:478/Ziya YILMAZ PAZARÖREN:478

Ali ÖZEL PAMUKPINAR:478/Mehmet AĞCA:478

BOZKIRDA BİR EĞİTİM PINARI PAMUKPINAR KÖY ENSTİTÜSÜ

2. CİLT İSMİ GEÇEN KARAÖZÜLÜLER

SÜLEYMAN ÖZERDEM : 177-214-319-320-321-322-323-324-325-326-327-328-329-370-493/TEMAM ÖZERDEM : 214-319-324-325-493-494-503/TAYYAR ÖZERDEM : 493

AHMET ÖZERDEM : 122-125/KERİM TEMEL : 122/ARİF ARSLAN : 122-124-125/HÜSEYİN YILMAZ : 9-122-124-504/SÜLEYMAN ÇOBAN : 125/ASEF UĞUR : 125/MUSTAFA ÖZDEMİR : 125/OSMAN SEVEN : 125/EMİN KELEK : 125

ALİ USTA (GMRK) : 125-126/H.AVNİ TATAR : 9-173-174-175-252/MURTAZA AVCI : 177-341/İSMET AVCI : 341/KAMER TATAR : 256/KARAÖZÜ :271-272-339

KADİM SİRİNÖZÜ : 339-340-341-342-348-349-493

CEVDET ARGÜDER : 341-370-371/AYHAN TATAR : 370

TATAR TATAR : 370/VEDAT TATAR : 343/H.HÜSEYİN KOÇ : 345/TEVRİZE KOÇ : 345/AZMİ EMİROĞLU :343-344-345-346-347-348-503/CELAL EMİROĞLU : 343

HASAN ALİ DOĞANAY : 348-349/NESİP DOĞANAY :348

SEFA DOĞANAY : 348/AYŞE ÖZERDEM : 370/HALİL GÖKTÜRK : 497/

BOZKIRDA BİR EĞİTİM PINARI

PAMUKPINAR KÖY ENSTİTÜSÜ

Vedat TATAR

Baba ocağı ana kucağı olan bir başka okul var mıdır? Bilinmez. Ama Köy Enstitüleri yoksul-gariban köy çocukları için tam da “BABA OCAĞI ANA KUCAĞI” olmuştur. Dostum Sercan ÜNSAL’ın olağanüstü gayretiyle yazılmış iki ciltlik bu kitap aslında M. Kemal ATATÜRK’ün göstermiş olduğu hedefe ulaşılabilmesi için İsmail Hakkı TONGUÇ, Hasan Ali YÜCEL gibi çağdaş- laik cumhuriyet devrimleri savunucusu yiğitlerin ülküsü ve öyküsüdür. Ülkeyi her alanda başarıya götüren bu okulların tarih sahnesinden silinmesine karşı tekrar gün yüzüne çıkarılması ve geçmişi geleceği bağlamak için bilgi –belgedir bu kitap.

Serçenin-karganın konacağı dal bulamadığı Pamukpınar bozkırını nasıl yeşile çalan bir arazi ve eğitim-kültür barınağına ve okul haline getirmesi özenle anlatılmıştır. Bozkırda bir eğitim pınarına giden yolda Şinasi ve Müşerref TAMER çifti ve de ziraat ÖMER YURDUGÜL yaratıcılığı-sevecenliği köy çocuklarına ışık olmanın anahtarıdır bu okullar. Kitap okuma alışkanlığı ve müzik aleti çalma becerisi sağlanan, folklor gösterileri yapan, duvar gazeteleri çıkaran, resim-şiir-dinleti becerisi kazandıran köy enstitüleridir bu okullar. Yazar Sercan ÜNSAL, genetiğinden gelen kültürü, eğitimiyle elbette böyle bir öykünün yazarı olacaktı. Babası Niyazi ÜNSAL’ın Türk eğitimine ve siyasetine ve de sivil toplum örgütçülüğüne olan hizmetinin canlı şahidi olarak sevgili Sercan bu öyküyü öksüz bırakamazdı-bırakmadı da.

Karaözülü Süleyman ÖZERDEM sağlık memuru “TONGUÇ’a, Hasan ALİ YÜCEL’e borcumuz var, sözünden etkilenen yazarımız her bir mezununun bin bir zorluklarla yaşamlarına dair öykülerini iki ciltlik bin sayfada toplayabilmek, olsa olsa İMECE kültürüyle olurdu ve S. ÜNSAL bunu başardı.

Kendisini yürekten kutluyorum.

Ne yapmıştı? Nelere imza atmıştı bu çaresiz yoksul köy çocukları?

Ali BOZKURT gibi öğretmen örgütlerinin her kademesinde görev alan, ülke sorunları ile ilgilendikleri için hapis yatıp, işkencelerden geçmişlerdir. Köy Enstitülü öğretmenler Cumhuriyetin ve ATATÜRK’ün neferi oldukları için ABD kaynaklı askeri darbelerin hedefi olmuşlar fakat hiç yılmamışlardır.

Köy enstitülü kadrolar zamanında “Programlı Öğrenme İlkeleri” kitapları ABD’de 1955-56 yıllarında iken bizde ise 1935-36 yıllarında yazılmıştır. Bu el kitapları psikoloji bilimi açısından programlı öğrenmede büyük bir aşama kaydetmiştir. Bu kazanımlar, Halkevleri ve Millet mektepleri geleneğinden gelen “Sınama-Yanılma “ yönteminden yararlanılarak elde edilmiştir.

Enstitüde yoksul köy çocukları sabahları halk türküsü ve klasik müzikle uyandırıldılar. Şiir, edebiyat, tiyatro, felsefe üzerine çalışmaları o yılların en bilinen VARLIK Dergisinde ve gazetelerde yayımlandılar.

Ömer Cahit YILDIZ’ın “Köy Enstitüleri bir halk imecesidir” dediği gibi ikinci dünya savaşının yokluk yıllarında okullarını kendi öğrencileriyle yapmışlardır. Atandıkları köylerde de Kemal ERDİNÇ öğretmenin Zeki UÇAR isimli yoksul bir köy çocuğunun masraflarını karşılayarak Pamukpınar Köy Enstitüsü’ne kayıt ettirmesi, varını gariban öğrencilerden ve yoksul halktan esirgemeyen imece kültürünü yaşatmışlardır. Köy enstitü binaları-öğretmen lojmanlarını yapmış, halkla birlikte tüm sorunların üstesinden gelmesini bilmiştir Köy Enstitülüler. Yaşamı anlatılan her öğretmenin en az üç çocuklu olması her çocuğunda o zor koşullarda üniversite okutulması, Köy Enstitülü öğretmenlerin yerleşkelerinin isimleri ve arkadaşlarının çocuklarının mesleklerine kadar belirtilmesi, geçen kuşakların gelecek kuşaklara tanıtılması, yöresinde kaç okul var, kimler yapmış? Kaç öğrenci var ve kaç öğrenci kayıt edilmiş? Kaç öğretmen gerekli? Gibi konuların da belirtildiği açıklamalar bu kitabın değerine değer katmaktadır.

Yörelerinde zeki çocukların askeri okullara gönderilmesini, özellikle kız öğrencilerin okutulmasını sağladılar. Şerif AKDOĞAN gibi yoksul öğrencileri bu okullara gönderebilmek için mendil açıp yol parası toplayıp eğitim olanağı sunuyorlar..

Mezar taşına “ Okudum-öğrendim-öğrettim” yazdıran Recep HANÇER gibi stajyerlik ücretini kitaba yatırıp köy çocuklarının klasikleri okumasını sağladılar.

Müfettiş Mustafa AYDOĞAN, kiraladığı atın heybesinde teftiş için gittiği köylerin öğretmenlerine gezici kütüphane gibi kitaplar ulaştırdılar.

Yöre folkloru ve türkülerin-ezgilerin derlemeciliğini yapan Erzincanlı Mustafa UÇAR, tamirci, doktor, baytar, ziraatçı ve yüzlerce bağlamacı, keman çalan ve udi yetiştirmiş halk kültürü araştırmacısı ve kaynak kişisidir. Hattat ve yağlı boya tabloları sahibi M.UÇAR, yöre halk oyunlarını-giysilerini yöre adına tescil ettirmiş, oyunların ve türkülerin de notalarını yazmıştır.

Gideceğiniz her köyde insanların, bitkilerin, hayvanların bilgi ve su damarı olacaksınız” buyuran TONGUÇ babanın önderliğinde okul binalarını kendileri yapan, tüm gıdalarının hemen hemen tamamına yakınını üreten, bu köy çocukları tarım işlerinde yarışarak iş içinde iş öğrenerek üretim yapmışlar, sorumluluk almışlardır. Hüseyin KARAKUŞ arazi belleme yarışında iki kez birincilik almıştır.

Karaözülü Süleyman ÇOBAN soğuklardan çocuklarını koruyamayan Şarkışla SARAÇ köylülerinden Kamber ağanın bile çaresiz kaldığı dönemde gazyağı tenekelerinden soba yapmış ufak-tefek tamir işlerinde önderlik etmiştir.

Erzincan Kemah’ta ve görev yaptıkları her yörede etnik ayrımcılığı sonlandırmak için mücadele edenlerden Yusuf Ziya KÜÇÜKYILMAZ, dağ köylerinde yaşayan ve geçimlerini ilçeye odun getirerek sağlayan alevi yurttaşlara karşı olumsuz davranan ilçe sakinlerini ikna ederek odun gereksinimlerini gidermek için odun tartı ve değer biçme işini güvenilir kişi olarak iki tarafın da rızası ile Köy enstitülü öğretmenler yapmıştır. Bu okulların mezunları yaşadıkları ve çalıştıkları çevrelerde en güvenilir, çağdaş ve ilimden-bilimden yana nitelikli insanlar oldular.

Cumhuriyetin soluğu olan köy enstitülü öğretmenlerden Refahiye AKARSU Köyü öğretmeni Zeki AYDIN, eski araç parçalarından traktör, değirmen şayağından elektrik üretip köyü ışıklandıran ve manyetolu telefonu anlatan ayrıca köy meydanında köylülere sinema izlettiren Köy Enstitülülerdendir. Yörede modern tarım-arıcılık kursları düzenlemiş kız öğrencileri okutmak için kırtasiye masraflarını da cebinden karşılamıştır. Coğrafya anlatırken ışıklı İstanbul haritası yapmış, kır yemeklerinde Türk bayrağını en yüksek tepeye diktirerek ulus bilincini ve doğaya saygılı davranmayı da öğrencilerine –yöre halkına kavratmıştır. Yöresinde fındık dikimi girişimlerinin yanı sıra yabanıl ağaçların aşılanmasını yapmış, nesli tükenen hayvanların, benekli balıkların korunmasını sağlamış, yörede Dumanlı Dağları’nda bulunan ‘Apollon Onorini’ KELEBEĞİ’ni bulan tescil ettiren ve dünyaya duyuran öğretmendir. Trafik kazalarının çok olduğu karayolu bölgeleri için öneriler sunan, kazaların yorgunluktan olduğunu saptayıp dinlenme tesisi yapan köy enstitülü öğretmenlerin önde gelen ismidir Zeki AYDIN.

Köy enstitülü öğrencileri keşif yapma, doğa sporu, dağcılık, kayakçılık ve bisiklet sporunda da öndedir. Faruk SÜKAN 1950 yılında tüm Türkiye’yi bakanlık izni ile 12 Avrupa ülkesini bisikleti ile gezmiştir. 1954 yılında Tokat-PAZAR ilçesinde ABAYIL Mağarasını keşfetmiştir.1956 yılında çadır bezinden yaptığı kanoyla Yeşilırmak Tozanlı kolunda 50 Km.lik rafting yapmıştır. 2010 yılında Türkiye Milli Olimpiyat komitesi tarafından ”ŞEREF ÖDÜLÜ” verilen köy enstitülüdür.

Hiçbir Köy enstitülü öğretmen çok zorunlu olmadıkça izin ve rapor kullanmamışlardır. Yoksul halkın tüm sorunlarına çare olacak bilgi ile donatıldıkları için sağlık sorunlarını gidermişlerdir.

Her biri birer inşaat ustasıdırlar okullarını yaptıkları gibi çevresindeki yapıların çatıları dâhil her işi çözmüşlerdir. Komşu köylerde kimsesiz ailelerin tarım işlerine yardımcı olmuşlardır.

Çamlıbel geçidinde karda yolda kalan araçları kurtarmaları bile halk tarafından “KIZILORDU” benzetmesi yapılmıştır.

Köylere damızlık için boğa, koç verilmesinin de uygulayıcısı köy enstitülü öğretmenlerdir.

Güneydoğu illerimizden Bingöl Solhan ilçesi Melekhan ve GENÇ köyü öğretmeni Abidin ÇANKAYA ve Cemalettin DÖKMETAŞ, feodal bağların ve Şıh-Şeyh hükümranlığının sürdüğü dönemlerde Türkçe konuşanın bile bulunmadığı yerleşkelerde okuma-yazma kursları ile öğrencilerini ve köy halkını eğitmişlerdir. Yazın, sanat alanında birçok köy enstitülü öğretmen vardır. Senato ve TBMM’de çok sayıda öğretmen görev almıştır.

Bunca başarılı işleri başarmalarının anahtarı “İMECEMİZİN TÜRKÜSÜ” olarak şiirleştirilmesidir.

Çağdaş-laik ATATÜRK ışığını alnında taşıyan 64 Karaözülü öğretmeni- sağlık personeli olmak üzere Pamukpınar köy enstitüsü mezunlarını anlatan bu kitap tarihi bir belgedir. Kitap yaşanmışlıkların acılı ama bir o kadar da başarılı insan öyküleriyle doludur. Kurucularının –kuramcılarının hakka yürüyenlerini minnet ve özlemle anıyorum. 

Yazan-araştıran bu uğurda maddi-manevi katkılarını esirgemeyen Sercan ÜNSAL’a teşekkür ediyorum. Vedat TATAR Öğretmen – Yazar

* * * * * * * * * * *

KAYNAK: “Pamukpınar Köy Enstitüsü: Bozkırda Bir Eğitim Pınarı (1941-1954)” Facebook Gurubu / Sercan Unsal(Yönetici)