17 Haziran 2008 Salı

Anadolu aydınlanmasının temel taşları - Köy Enstitüleri / Atila Girgin



Köy Enstitüleri, fakir Türkiye'de, öğrencinin, öğretmenin, okulun üretici olmasını istiyordu. Batı'da, ezberci okula karşı öne sürülen iş eğitimi ilkesi, Türkiye' de yarınki dünyanın eğitim yolu olmakla kalmayıp, bağımsız bir milli ekonomi kurmanın yolu, yollarından biri olmak üzereydi. Kurulabilmiş yirmi Köy Enstitüsü'nden her biri on yıl sonra kendi kendisini beslemek, hatta bazı bölgelerde devlete kazanç sağlamak inancı, hiç değilse umuduyla kurulmuştu. Arifiye Köy Enstitüsü'nün balık işletme kurumu bir kaç yıl içinde umutları aşmış bir duruma gelmişti bile.(Sabahattin Eyüpoğlu – Köy Enstitüleri Üzerine / Cumhuriyet Gazetesi Tarih ve Kültür Dizisi Kitapları).

Genç Türkiye Cumhuriyeti, Cumhuriyetin kuruluşundan Köy Enstitülerinin kapatıldığı güne kadar geçen sürede, dünya kültür tarihinde bir eşine daha rastlanılması neredeyse olanaksız bir cemaat’ten topluma geçme, düşünen birey’in zorunlu iklimini oluşturabilecek bir toplumsallaşma sürecini yaşadı. Köy Enstitülerinin kapatılmasından günümüze uzanan yol ise, ancak bir ülkenin bütün gençliğini düşündürmemeyi, düşünme eyleminden uzak tutmayı, düşünmenin yerini ezberlemenin almasını gizli, fakat temel hedefler olarak gören bir eğitim politikasının yürürlüğe itiraf edelim, çoğu kez de başarıyla! Konulduğu bir süreçtir.

Ahmet Cemal – Cumhuriyet Gazetesi, 17/07/2008

* * * * * * * * * 

KÖY ENSTİTÜLERİNİN KURUMSAL KALITINA DAİR KÜLTÜR BAKANLIĞINDAN DEĞERLİ BİR AÇIKLAMA”

Kültür Bakanlığı Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Müdürlüğü’nün, Konya Valiliği’ne gönderdiği 4 Ocak 2000 tarihli yazısına dayanıyor. Kararda şu ifadeler yer alıyor:

Bilindiği gibi Köy Enstitüleri’nin Cumhuriyet dönemi çağdaş kültürel gelişmemizde çok özel ve önemli bir yeri bulunmaktadır. Toplumsal aydınlanmamıza büyük katkıda bulunan ve dünyanın birçok ülkesinde örnek eğitim kurumu olarak esin kaynağı yapılan Köy Enstitülerinin birçoğunun binaları da halen Cumhuriyet dönemi anılarını taşıyarak varlıklarını sürdürmektedir.

Yurt düzeyine yayılmış bulunan Köy Enstitüsü binaları, önemli tarihsel ve kültürel süreçlere tanıklık eden ve Cumhuriyet döneminin Atatürk ilkelerini yaşama geçirmek üzere eğitim ve çağdaş uygarlık hedeflerini simgeleyen kimlikleriyle, 2863 sayılı Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kanunu’nun 6.maddesi gereği korunması gerekli taşınmaz kültür varlıklarıdır.

Bu nedenle ekli listede yer alan ve Valiliğimiz sınırları içersinde bulunan Köy Enstitüsü binalarının 2863 sayılı yasa gereğince korunmalarının sağlanması ve yapılacak her türlü uygulama öncesinde Bakanlığımızdan izin alınması hususunda gereğini rica ederim.”

* * * * * * * * * * * *

KAYNAK: http://girgin-huseyin.blogspot.com/2022/07/ivriz-koy-enstitusu-peskes-mi-cekiliyor.html

* * * * * * * * * * * *

Köy enstitülerinin dokunduğu ailelerin doğum günü 17 Nisan. Açıldıkları her yeri doğrudan doğruya ekonomik, sosyal ve kültürel yönden etkileyen köy enstitülerinin öğrencileri, köylüyü de okula katıyorlardı. / 1950’den itibaren enstitüler her taraftan bombardıman edildikleri bir zamanda Sağlık Bakanlığı’ndan tanınmış bir kişi “Halk sağlığına en büyük hizmeti yapanın Sağlık Bakanlığı değil Köy Enstitüleri olduğu”nu yayınla ifade etmişdi. (Fay Kirby, S: 238-239-240)

* * * * * * * * *

Kaynak: https://girgin-huseyin.blogspot.com/2008/06/anadolu-aydnlanmasnn-temel-talar-ky.html





Hiç yorum yok: